Dinlemenin Önemi

Bu modern zamanlarda insanlar olarak son derece meşgulüz. Birden fazla dikkat dağıtıcı şeyimiz var. Cep telefonları, bilgisayarlar, iPodlar ve 7/24 televizyon gibi dikkat dağıtıcı şeyler. Sürekli konuşuyoruz. Dinlesek bile sürekli olarak aklımızda konuşuyoruz. Bir yanıt formüle etmek veya söylenenlere tepki vermek. Çoğumuz konuşmak istiyoruz, ama çok azı dinlemek istiyoruz. Söylendiğini duyuyoruz ama gerçekten dinliyor muyuz? Dinleme nedir?

Bu soruya girmek için ne olmadığı ile başlayabiliriz. Belki orada kalitesini tespit edebiliriz. Dinlemek bir tepki değildir. Dinleme konuşmuyor. Dinleme düşünmüyor. Dinleme, birinin size söylediği şey değil. Bununla kastettiğim şey. Sen ve ben bunu açıklayabiliriz, ama bu dinlemiyor, bu sadece açıklaması. Suyu size açıklayabilirim, ancak suyun açıklaması susuzluğunuzu gidermeyecektir.

Bir erkek veya kadın dinlediğinde tepki yoktur. Herhangi bir düşünce yok. Kesinlikle konuşma yok. Dinleme yargılamıyor. Gördüğüm gibi dinlemek gerçekten alçakgönüllü bir kalite. Ben yok. Söylemek istediğim şey yok. Dinleme son derece açıklayıcıdır. Kendi düşüncelerinizi veya başkalarının söylediklerini dinlemek son derece bilgilendirici olabilir.

Bu günlerde bilgeliğe o kadar vurgu yaptık ki, artık dinlemediğimiz için kalplerimizi kapatıp hayatın anını atıyoruz. Hayatımızı önyargılara yol açan bilgi, inançlar, görüşlerle doldurduk.

Dinlemenin değeri şudur. Dinlemediğinizde öğrenmiyorsun. Dinlemediğinizde fırsatı önlersiniz. Dinlemediğiniz gerçeği, zihninizin kapalı olduğu gerçeğini ortaya çıkarır. Dinlemediğinizde zekayı önlersiniz. Dinlemediğinizde yeni bir şey yok, sadece kendi tepkileriniz var. Hayatı sonuna kadar yaşamak istiyorsanız, dinleme kritiktir.